Siirt’in Şirvan ilçesinde meydana gelen eroin faciasında hayatını kaybeden 16 işçinin acısı, aradan güzeşte 6 yıla karşın önce günkü tazeliğini koruyor.

Şirvan’de 17 Kasım 2016’dahi özel bire bir maden ocağında meydana gelen heyelanda beyaz zehir işçileri Mehmet Teşrinisani Tari, Tasavvur Zaman, Nusret Beyazalma, Ergin Duygusal, Çarpışma Kızılkan, Sedat Bulut, Şefik Tuncer, Ağır Felek, Mahmut Batumak, İbrahim Kılınç, Asalet Arat, Bedrettin Caylı, Abdurrahman Sönmezsoy, İsmail Tekin ve Abdulbaki Okumuş ile toprak altında kalarak hayatını kaybeden kamyon şoförü Halil Başer üzere yakınlarının matemi bitmeme ediyor.

“Acımızı içimizde yaşıyoruz”

Geçen zamanın acılarını dindirmediği aileleri, sıkça mezarlarını ziyaret ettiği yakınları amacıyla gözyaşı döküyor, dua ediyor.

Faciada hayatını kaybeden 21 yaşındaki maden işçisi Kılınç’ın babası Bengin Kılınç, rastgele sene facianın yıldönümünde acılarının tazelendiğini söyledi.

Göçük olduğu haberini alır almaz araca binerek fenomen namına gittiklerini aktaran Kılınç, “Araçla oraya elbette vardığımız bile hatırlamıyorum. 26 dolaşma süresince orada bekledik. Sağlıklı olsun icraat yapıldı. Irtihal edenlerin cenazeleri göçük altından çıkardılar, sahiplerine konfirmasyon edildi. Bazı yerlerde olan olaylarda halen ulaşılamayan cenazeler var. Oğlumun belli bir mezarı var, sık sık mülakat ediyoruz.” dedi.

Faciadan 24 dolaşma sonradan cesedine ulaşılabilen Başer’in kardeşi Orhan Başer dahi ağabeyinin Zevye Mezarlığı’ndaki kabrini konuşma ederek, yakarış etti.

O dönemde eroin ocağında kamyon şoförü yerine çalıştığını dile getiren Başer, kendisinin çağ, ağabeyinin ise tün vardiyasında işyar olduğunu anlattı.

Ağabeyinin bağlılaşım komple ve işini muhip tıpkı adam olduğunu belirten Başer, “Ağabeyim kimsenin kalbini kırmazdı. İş durumu orada haddinden fazla zordu ama aksiyon olmadığı üzere mecburen çalışıyordu. Geçmek kim kaderinde bu vardı. Olay günü ricat etmeye gitmişti ancak istifa etmeden o bölüm bile çalıştı.” dedi.