Küçükçekmece İnönü Mahallesi’nde 21 Eylül Çarşamba günü akşam ezanı saatlerinde Turhan Ketenci, damadı Volkan Çubukcu’yu kalbinden bıçaklayarak öldürdü. İddiaya bakarak, Ketenci torunu doğduktan tıpkı hafta sonraları kızını görmeye gitti. Kapıyı damadı açınca aralarında ağız dalaşı yaşandı. Ketenci, sıkça kızına yakıştıramadığını dile getirdiği damadı Volkan Çubukçu’ya bıçakla saldırdı. Damadını kalbinden bıçaklayan Ketenci, bayındır tavırlarla olay yerinden ayrıldı. İhbar konusunda olay adına polis ve esenlik ekipleri atıf edildi. Çubukçu esenlik ekiplerinin müdahalelerine rağmen hayatını kaybetti. Gözaltına alınan Turhan Ketenci, çıkarıldığı murafaa yoluyla tutuklandı. Eloğlu Volkan Çubukcu’nun cenazesi 23 Eylül Cuma günü Bartın Ulus’ta defnedildi.
“ANNEME KÜFRETTİ, ELİNİ BELİNE GÖTÜRÜNCE SİLAHI VAR SANDIM”
Küçükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı cinayetle ilgilendiren soruşturma başlattı. Ketenci, savcılıkta alınan ifadesinde fenomen günü dünürünün evine gittiğini, burada karşılaştığı damadıyla sözlü tartışma yaşadıklarını, annesine küfredince haddinden fazla sinirlendiğini öne sürdü. Kızının kaçarak evlenmesi dolayısıyla damadıyla arasında münazaa olduğunu, çeyiz amacıyla aldığı parafin eşyanın markasıyla ilişik bile sav çıkardığını söyleyen Ketenci, tartışma sırasında elini beline götürünce silahı olduğunu fikren, yanı sıra taşıdığı paketlemek bıçağını kendisini defans amacıyla kullandığını tez etti. Ketenci ‘Kasten öldürme’ suçlamasıyla, tutuklanma talebiyle gönderme edildiği mahkeme tarafından tutuklandı. İlk tespitlere göre damat Volkan Çubukçu’nun kalbinden ve bacağından aldığı bıçak darbeleriyle öldüğü belirtilirken, soruşturmada otopsi raporlarının beklendiği, şahit ifadeleri alındıktan bilahare iddianamenin hazırlanacağı öğrenildi.
KAYINPEDERİN EVE GELİŞİ GÜVENLİK KAMERASINA YANSIDI
Damadı ile ağız dalaşı yaşadığı ve kendini kollamak için bıçak kullandığını tabir eden Turhan Ketenci’nin olayın yaşandığı çağ, damadının evine gelişine ilgilendiren düzenlilik kamerası görüntüleri ortaya artık. Binanın önüne yanaşan otomobilden inen Turhan Ketenci’nin aracısız binaya yöneldiği, bu sırada ise otomobili apayrı tıpkı kişinin park ettiği görüldü. Binaya giren Turhan Ketenci, bir dakika geçmeden yine otomobile dönerek buradan ayrıldı.
“CANLI SİNEK BİLE BIRAKMAM DİYE TEHDİT ETTİ”
Kayınpederi vasıtasıyla bıçaklanarak maktul Yanardağ Çubukcu’nun kederli ailesi o tün yaşananları anlattı. Volkan Çubukçu’nun eşi Meral Çubukçu, “Yanardağ ile biz çok başlangıçta aynı yerde çalışıyorduk. Babam de orada çalışıyordu. O zamanlardan beri Yanardağ’ı sevmiyormuş. İşten çıkınca yollarımız ayrılmıştı. Bir süre bilahare yeniden yollarımız kesişti, sevdik birbirimizi. Babam banko istemediğini söyledi. Volkan’ı sevdiğimi ve istemeye geleceklerini belirttim. ‘Kesinlikle gelmesinler’ dedi babam. ‘Çoban olsa kabul ederim ama onu kabul etmem’ dedi. Ben da sevdiğimi belirttim. Sonradan tığ özlük aramızda nikah kıyıp düğün yaptık. En başından beri yalnız babam karşı çıkıyordu. Evlendikten sonradan aramız bozulunca babamla yeniden geçinmek amacıyla araya aile dostlarımızı soktuk. Barıştıktan bilahare babamın isteğiyle ikinci düğünümüzü yaptık ve değme molekül normale döndü. Daha sonraları eşimin sigarasından sakalından seçkin şeyinden huzursuz olmaya başladı. Henüz sonra ben üstelik oradayken kayınbabamın evine geldi ve ‘canlı sinek birlikte bırakmam’ diye niteleyerek tehdit etti. Yetkililerden bu bahis için arkalama istiyorum. Ona yardım edenlerin ki olduğunun bulunmasını istiyorum. Onların de ukubet almasını istiyorum” dedi.
“BEBEĞİN DOĞUMUNA GELDİ HASTANEYE, HİÇBİR SIKINTI YOKTU”
Gözyaşlarına bilge olamayan Volkan Çubukcu’nun annesi Satiye Çubukcu, “Çok güzeldi, aralarında tek tartı yoktu. Bebeğin doğumuna geldi hastaneye, tek ağırlık yoktu. Hiç olmadık şeylerden çocuğuma gıcık olmuş. Gelinimle bile aralarında tek yük yoktu. Annesi olsun babası olsun ailece çocuğumun mutluluğunu kıskandılar. O şeb hedefinde belki de ego vardım. Ben bu vicdan azabıyla yaşayamıyorum, adalete güveniyorum. Bu adamın sonuna büyüklüğünde cezalandırılmasını istiyorum. O akşam yanı sıra bulunup arkalama eden insanların ayrımsız an evvel bulunmasını istiyorum. Benim tıpkı oğlum daha var, ben onu birlikte ütülmek istemiyorum. Ben benzeri anneyim ciğerim yanıyor. Adaletin onun peşini bırakmayacağına inanıyorum” diye konuştu.
“ÇOBAN ALSAYDI KIZIMI BU ALMASAYDI”
Ağababa Mustafa Çubukcu ise, “Oğlumu, kayınpederi kapının uğrunda geldi, katletti. Katletmeden tıpkı çağ ilk kayınpederi, ‘ben bu çocuğun sakalından ve konuşmasından hoşlanmıyorum. Uyar, ego bu garip davranışları sevmiyorum. Keşke sürücü alsaydı kızımı bile bu almasaydı’ diyor. Sonuç zamanlarda dahi sürekli ‘seni bile öldürürüm o çocuğu birlikte öldürürüm’ diye niteleyerek kızının telefonuna mesajlar atıyormuş. ‘Ben raporluyum, sizi öldürürsem ego ceza falan almıyorum. 5-6 kamer yatarım, 7’nci kocaoğlan yatmam üstelik’ diye tıpkı çevrim öncesinden söyledi” şeklinde iddialarda bulundu.
Yanardağ Çubukcu’nun kardeşi Maksat Çubukcu, “İşten gelmiştim, istirahat etmek için odama geçtim. Yaklaşık 40 an sonradan bağırış sesleri duydum. Abimin yere düştüğünü gördüm, kanaması vardı. Bağırıyordu abim lüp süresince, ‘babam beni bıçakladı’ diyerek. Süratle arabaya bindirip hastaneye götürdük. Hastanede öldüğü anlaşıldı. Son sözlerinde abim, kayınpederinin onu öldürdüğünü söylüyor. Canımız yandı, ciğerimiz söndü. Tıpkı bıçak kamu ailemize girdi. Suçluların genişlik alçak şekilde cezalandırılmasını istiyoruz” ifadelerini kullandı.