Konya’da restore edilen içbükey gölü manzaralı 800 yıllık konak ziyarete açılıyor

Konya turizminin mefret aynı destinasyonu olması beklenen Selçuklu dönemi eserlerinden Konkav Hanı’nın yenileme ve çevre aranjman çalışması tamamlandı.

Konya şehir merkezine 70 kilometre uzakta, Konya-Aksaray yağız yolunda yer düz Içbükey Hanı’nın yapımı 13. yüzyıla tarihlendiriliyor.

Kitabesi tanınmayan, Selçuki kervansaray mimarisini yansıtan Obruk Hanı, adını bitişiğindeki Kızören Obruğu’ndan alıyor.

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla “Değişmez Korunacak Hassas Alan” ilan edilen Kızören Obruğu ve tarihi Obruk Hanı’nda kestirmece 2 sene evvel Karatay Belediyesi yoluyla restorasyon ve belde düzenlemesi çalışması başlatıldı.

Cumhurbaşkanlığı, Yer, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Konya Valiliğinin dahi desteğiyle ölçülü faaliyet tamamlanarak, toprak ziyarete hazır arkaç getirildi.

“Hanın terasından konkav gölünü tutkun olmak ayrı benzeri sağlık olacak”

Karatay Şehremini Hasan Kılca, AA muhabirine, tarihi yapının ilçenin işaret değerlerinden birisi olacağını söyledi.

Hanın anbean yıkıldığını, iptal olduğunu nâkil Kılca, “Yer, Kentçilik ve İklim Değişikliği Bakanımız Erek Kurum’un destekleriyle yer düzenlemesini ve restorasyonunu hamdolsun tamamladık. Bura merkeze 70 kilometre uzaklıkta, Konya ile Kapadokya güzergahı üzerinde düz alıyor. Turistlerin uğrak noktası, pandemiden önce günde kestirmece 100 otobüsün uğradığı bire bir meydan.” dedi.

Kılca, bölgenin turistlerin bandaj gösterdiği yerlerden olduğunu belirterek, bu alanı elan bile zenginleştirip, konaklama yapılabilecek, toplumsal alanların düz alacağı, ikramların olacağı domuzuna tıpkı mekana yüklemek istediklerini belirtti.

“Burada kocaman olan, tarihe eş geçmek. Yıkılmak üzere olan bu yapıyı turizme kazandırmış olduk.” diyen Kılca, Kızören Obruğu’nun üstelik turistlerin sık sık ülfet ettiği aynı kayran olduğunu anlatım etti.

Turistlerin bu coğrafi ve katıksız güzellikleri görmeye geldiğini anlatan Kılca, bu alanın UNESCO Acun Mirası Listesi’ne karışma edilmesi amacıyla dahi çalışmalar yürüttüklerini kaydetti.

Kılca, “Eğlek ve obrukla bütünleşen alanda görsel şölen sunmaya hazırlanıyoruz. Hanın terasından mukaar gölünü bağlı olmak ayrı aynı sağlık olacak. Güneşin tulu ve batışını koparmak, ova ve oradaki tarihi zenginliklerin ayrıca ayrımsız gösteriş katacağına inanıyorum.” diye konuştu.

Tarihi hanın yazıtlı taşları dikkati çekiyor

Tarihi hanın duvarlarında dikkati çeken yazıtlı taşlara ilgilendiren ise Kılca, “Taşların üzerindeki yazılar Türkçe’ye çevrildi. Çok fena hâlde hikayeler var. Dönemin yaşantısına ait bizlere ve ati kuşaklara bilgelik sunuyor. Onları da mail zamanda kamuoyuyla paylaşacağız.” ifadelerini kullandı.



Share: